Özhan babanız!

Eşofmanı ayağına çekip takımın başına geçer, kültür fizikten başlar işe. Düsturumuz: Sen bizim babamızsın, sen ne dersen o oluurrr.


HERKES sorup duruyor: "N'oldu bu Seyrantepe'nin temel işi? Hani ocakta... Yok yok... Şubatta... Hayır hayır Martta... Yok canıııımm... Mayısta atılacaktı?!!'' Cevabı hemen hazır: "Efendim Temel henüz İstanbul'a varmadı. Hopa'dan gemiye binmiş önce Sochi'ye uğramış, oradan Rize'yi teğet geçip bir
buçuk pilav üstü köfte yemiş, sonracığıma Trabzon'a uzanmış, şu sıralar Samsun civarında olduğu söyleniyor. İstanbul'a gelir gelmez Temel'i Özhan Babanız kulağından tuttuğu gibi doğru Seyrantepe'ye götürüp atacakmış. Sonra da "ben sözümü tutarım, işte Temel'i yaka paça da olsa getirdim ve attım!'' diyecekmiş. Bu manzarayı gören ve hâlâ kendisini destekleyen iki Galatasaraylı alkış tutup: "Sen çok yaşaaa... Canım feda olsuna sanaaaaa...'' diyerek el çırpacakmış! Gördünüz mü sizi gidi kötü niyetliler, Özhan Babanız temel attı mı en alasını atar, ballı kaymaklısını sallar topraklara.

HINCAL'I DİNLEYİP...
Riva mı dediniz? Ne varmış Riva'da? Dubai'liler sekiz çuval altına mı alacaklardı. Alacaklar kardeşim alacaklar... Bütün Dubai milleti çuvalların başına çökmüş altınları sayıyor tek tek... Ama bir türlü sonunu getiremiyorlar. Altınları sayanlardan terzi yamağı Kazım el Sallapati, ikide bir durup diğer sayanlara "Saat kaç? Sekiz kırk beş oldu mu?'' diye sorunca herkes sayıyı unutup başa dönüyormuş... Hani "1251... 1252... Ulan saati sormanın sırası mı Sallapati!! Yerimi şaşırdım... Bir... İki...'' Sonunda Kazım el Sallapati'nin ağzını bağlamışlar, duvara da baktın mı dudak uçuklatan bir Özhan Canaydın posteri çivilemişler ki herkes işin ciddiyetini kavrasın şu altınları doğru dürüst sayıp hemen yola çıkarsınlar! Siz hâlâ Hıncal'ı dinleyip, Özhan Babanızın yolunu kesin bre namertler. Babanız bir yandan Temel'in yolunu gözlüyor, öte yandan altınlar doğru sayılsın diye Dubai'ye en hunhar ve de gaddar posterini yolluyor!

İSTİFA EDİYORMUŞ GİBİ
Ha unutmadan bir de şu istifa eden ya da ediyormuş gibi yapan yöneticiler var ya Kalli dedemiz geldi diye? Yahu ne hüzün, ne gam ne keder! Baktınız dede bu işi kıvıramıyor Özhan Babanız o saat eşofmanı ayağına çektiği gibi takımın başına geçer ve kültür fizikten başlar işe... Düsturumuzu unutmayın arkadaşlar: "Sen bizim babamızsın, sen ne dersen o oluurrr!!''